SAFFAT
(ELMALILI MUHAMMED HAMDI YAZIR)
37-SAFFAT:
1 - Andolsun o saf baglayip duranlara.
2 - O haykirip da sürenlere.
3 - Ve o yolda zikir okuyanlara.
4 - Ki sizin ilâhiniz birdir.
5 - O, göklerin, yerin ve aralarindakilerin Rabbidir, bütün dogularin da Rabbidir.
6 - Gerçekten biz dünya gögünü (o yakin gögü) bir zinetle, yildizlarla süsledik.
7 - Onu her inatçi seytandan koruduk.
8 - Onlar yüksek (melekler) toplulugunu dinleyemezler. Her taraftan kovulup atilirlar.
9 - Uzaklastirilirlar. Onlara ardi arkasi kesilmez bir azab vardir.
10 - Ancak kulak hirsizligi yapanlar olur. Onu da yakici bir alev takip eder.
11 - Simdi onlara sor: "Yaradilisça kendileri mi daha çetin, yoksa bizim yarattiklarimiz mi?" Gerçekten biz onlari civik bir çamurdan yarattik.
12 - Fakat sen onlara sasiyorsun, ama onlar (seninle) egleniyorlar.
13 - Kendilerine hatirlatildiginda da düsünmüyorlar.
14 - Bir mucize gördükleri zaman da eglenceye aliyorlar.
15 - Ve diyorlar ki: "Bu apaçik büyüden baska bir sey degildir."
16 - "Öldügümüz ve bir toprakla bir yigin kemik oldugumuz zaman mi biz tekrar dirilecekmisiz?"
17 - "Önceki atalarimiz da mi?.."
18 - De ki: "Evet, hem de sizler çok asagilanmis olarak (dirileceksiniz)."
19 - Çünkü O (sura üfürmek) zorlu bir kumandadan ibarettir ki, derhal onlarin gözleri açiliverir.
20 - "Eyvah bizlere! Iste bu hesap günüdür." derler.
21 - (Onlara): "Iste bu, sizin yalanlamakta oldugunuz (iyi ve kötüyü) ayirt etme günüdür" denir.
22-23 - Toplayin mahsere o zulmedenleri, eslerini ve Allah'tan baska taptiklari seyleri. Toplayin da götürün onlari sirata (cehennem köprüsüne) dogru.
24 - Ve durdurun onlari, çünkü sorguya çekilecekler.
25 - (Onlara): "Ne oldu sizlere de yardimlasmiyorsunuz?" (denilir.)
26 - Hayir, bugün onlar teslim olmuslardir.
27 - Onlar, birbirine dönmüs sorusuyorlar.
28 - Onlar: "Siz bize (ugurlu görünerek) sagdan gelir dururdunuz" derler.
29 - (Ileri gelenler de) derler ki: "Hayir, siz inanmamistiniz."
30 - "Bizim de size karsi bir gücümüz yoktu. Fakat siz azmis bir kavimdiniz."
31 - "Onun için üzerimize Rabbimizin azab sözü hak oldu. Süphesiz azabimizi tadacagiz."
32 - "Evet biz, sizi kiskirttik. Çünkü biz azgindik."
33 - O halde hepsi o gün azabda ortaktirlar.
34 - Iste biz günahkarlara böyle yapariz.
35 - Çünkü onlar, kendilerine: "Allah'tan baska ilâh yoktur" denildigi zaman kafa tutuyorlardi.
36 - Ve: "Biz, hiçbir mecnun (deli) sair için ilâhlarimizi birakir miyiz?" diyorlardi.
37 - Hayir o, hak ile geldi ve bütün peygamberleri tasdik etti.
38 - Elbette siz o aci azabi tadacaksiniz.
39 - Bununla beraber baska degil, hep yaptiginiz amellerinizle cezalandirilacaksiniz.
40 - Sadece Allah'in ihlasli kullari müstesnadir.
41 - Iste onlar için belli bir rizik vardir.
42-43 - Meyveler (vardir), Naîm cennetlerinde onlara hep ikram edilir.
44 - (Onlar) Karsilikli tahtlar üzerindedirler.
45-46 - Içenlere lezzet veren, pinardan doldurulmus bembeyaz bir kadehle onlarin etrafinda dolasilir.
47 - Onda ne bir zararli sonuç vardir, ne de sarhosluk verir.
48 - Yanlarinda iri gözlü, bakislarini kocalarindan baskalarina çevirmeyen hanimlar vardir.
49 - Sanki onlar örtülüp saklanmis yumurta gibidirler.
50 - Derken birbirine dönüp sorarlar:
51 - Içlerinden bir sözcü der ki: "Gerçekten benim bir arkadasim vardi."
52 - Derdi ki: "Sen gerçekten inananlardan misin?"
53 - "Öldügümüz ve bir toprakla bir yigin kemik oldugumuz zaman biz hakikaten cezalanacak miyiz?"
54 - "Siz onu tanir misiniz?" der.
55 - Derken bakinir ve onu cehennemin ta ortasinda görür.
56 - Ona söyle der: "Allah'a yemin ederim ki, dogrusu sen az daha beni helak edecektin."
57 - "Rabbimin nimeti olmasaydi, ben de bu tutuklananlardan olacaktim."
58-59 - "Nasilmis bak. Biz ilk ölümümüzden baska bir daha ölmeyecek miymisiz? Biz azaba ugratilmayacak miymisiz?
60 - Iste bu büyük kurtulustur.
61 - Çalisanlar iste böyle bir kurtulus için çalissinlar.
62 - Nasil, bu mu daha hayirli konukluk için, yoksa zakkum agaci mi?
63 - Gerçekten biz onu zalimler için bir fitne (imtihan) yaptik.
64 - O bir agaçtir ki cehennemin dibinde çikar.
65 - Tomurcuklari seytanlarin baslari gibidir.
66 - Mutlaka onlar, ondan yiyecekler de karinlarini bundan dolduracaklardir.
67 - Sonra üzerine onlar için kaynar bir içecek vardir.
68 - Sonra da dönecekleri yer, süphesiz cehennemdir.
69 - Çünkü onlar, atalarini sapiklikta buldular.
70 - Simdi de kendileri onlarin izlerinde kosturuyorlar.
71 - Andolsun ki, onlardan öncekilerin çogu sapiklikta idiler.
72 - Gerçekten biz onlara içlerinden uyarici peygamberler de gönderdik.
73 - Sonra da bak o uyarilanlarin sonu nasil oldu?
74 - Ancak Allah'in ihlas ile seçilen kullari baska.
75 - Andolsun ki Nuh bize seslenip dua etmisti de biz de ne güzel kabul etmistik.
76 - Biz hem onu, hem ailesini o büyük sikintidan kurtardik.
77 - Hem onun neslini bâki kalanlar kildik.
78 - Hem de sonradan gelenler içinde güzel bir namini biraktik.
79 - Bütün âlemler içinde Nuh'a selam olsun.
80 - Iste biz iyilik yapanlari böyle mükafatlandiririz.
81 - Çünkü o bizim mümin kullarimizdandi.
82 - Sonra digerlerini suda bogduk.
83 - Süphesiz ki Ibrahim de onun kolundandi.
84 - Çünkü o, Rabbine tertemiz bir kalb ile gelmisti.
85 - O babasina ve kavmine söyle demisti: "Siz nelere tapiyorsunuz?"
86 - "Yalancilik etmek için mi Allah'tan baska ilâhlar istiyorsunuz?"
87 - "Siz âlemlerin Rabbini ne zannediyorsunuz?"
88-89 - Derken yildizlara bir bakti da: "Ben gerçekten hastayim" dedi.
90 - O zaman arkalarini dönerek basindan kaçisiverdiler.
91 - Derken bir kurnazlikla onlarin ilâhlarina vardi da, "Buyursaniza, yemez misiniz?" dedi.
92 - (Cevap vermediklerini görünce de): "Neyiniz var da konusmuyorsunuz?" (dedi).
93 - Nihayet bir yolunu bulup onlara kuvvetli bir darbe indirdi.
94 - Bunun üzerine birbirlerine girerek ona yürüdüler.
95 - Ibrahim dedi ki: "A, siz kendi yonttugunuz seylere mi tapiyorsunuz?"
96 - "Halbuki sizi de yaptiklarinizi da Allah yaratmistir."
97 - Onlar: "Haydin onun için bir yapi yapin da onu atese atin." dediler.
98 - Böylece ona bir tuzak kurmak istediler. Biz de kendilerini daha alçak düsürdük.
99 - Bir de dedi ki: "Ben Rabbime gidiyorum, o bana yolunu gösterir."
100 - "Ey Rabbim! Bana salihlerden (bir ogul) ihsan et!"
101 - Biz de kendisine yumusak huylu bir ogul müjdeledik.
102 - Oglu, yaninda kosacak çaga gelince: "Ey oglum! Ben seni rüyamda bogazladigimi görüyorum. Artik bak, ne düsünürsün?" dedi. Çocuk da: "Babacigim sana ne emrediliyorsa yap, insaallah beni sabredenlerden bulacaksin" dedi.
103 - Ne zaman ki ikisi de bu sekilde Allah'a teslim oldular, Ibrahim oglunu sakagi üzerine yatirdi.
104 - Biz de ona söyle seslendik: "Ey Ibrahim! "
105 - "Rüyana gerçekten sadakat gösterdin, süphesiz ki, biz iyilik yapanlari böyle mükafatlandiririz."
106 - "Süphesiz ki bu apaçik bir imtihandi." (dedik)
107 - Ve ona büyük bir kurbanlik fidye verdik.
108 - Kendisine sonradan gelenler içinde iyi bir nâm biraktik.
109 - Selam olsun Ibrahim'e...
110 - Iste biz iyilik yapanlari böyle mükafatlandiririz.
111 - Çünkü o bizim mümin kullarimizdandi.
112 - Ona bir de salihlerden bir peygamber olmak üzere Ishak'i müjdeledik.
113 - Hem ona hem Ishak'a bereketler verdik. Her ikisinin neslinden de hem iyilik yapanlar var, hem de açikça kendi nefsine zulmedenler var.
114 - Andolsun ki biz Musa ile Harun'a da nimetler verdik.
115 - Hem kendilerini ve kavimlerini o büyük sikintidan kurtardik.
116 - Hem yardim ettik onlara da, galip gelenler onlar oldular.
117 - Hem kendilerine o belli kitabi (Tevrat'i) verdik.
118 - Kendilerini dogru yola çikardik.
119 - Sonrakiler içinde onlara iyi bir nam biraktik:
120 - Selam olsun, Musa ile Harun'a.
121 - Iste biz iyilik yapanlari böyle mükafatlandiririz.
122 - Çünkü onlarin ikisi de bizim mümin kullarimizdandi.
123 - Süphesiz Ilyas da gönderilen peygamberlerdendir.
124-125-126 - Hani o kavmine: "Siz Allah'tan korkmaz misiniz? Yaratanlarin en güzeli olan, sizin de Rabbiniz, daha önceki atalarinizin da Rabbi bulunan Allah'i birakip da "Ba'l'e" (Ba'l ismindeki puta) mi yalvariyorsunuz?" dedi.
127 - Fakat onlar, onu yalanladilar. Bu yüzden onlar mutlaka (cehennemde) hazir bulundurulacaklardir.
128 - Ancak Allah'in ihlasli kullari müstesna.
129 - Ona da sonrakiler içinde sunu biraktik:
130 - Selam olsun Ilyâsîn'e .
131 - Iste biz iyilik yapanlari böyle mükafatlandiririz.
132 - Çünkü o bizim mümin kullarimizdandi.
133 - Süphesiz Lût da gönderilen peygamberlerdendir.
134 - Hani biz onu ve ailesinin tamamini kurtarmistik.
135 - Ancak geride kalip batanlar içinde kalan yasli bir kadin hariç.
136 - Sonra digerlerini helak etmistik.
137-138 - Ve siz elbette sabahleyin ve geceleyin onlara ugrar ve üzerlerinden geçersiniz. Hâlâ akil edip düsünmez misiniz?
139 - Süphesiz Yunus da gönderilen peygamberlerdendir.
140 - Hani o bir zaman dolu bir gemiye kaçmisti.
141 - (Oradakilerle) kur'a çekmis de kaydirilanlardan (yenilenlerden) olmustu.
142 - Derken (denize atilmis ve) kendisini balik yutmustu. (Kendi nefsini) kiniyordu.
143-144 - Eger çok tesbih edenlerden olmasaydi, yeniden dirilecekleri güne kadar onun karninda kalirdi.
145 - Biz onu hasta bir halde bir alana çikardik.
146 - Üzerine kabak cinsinden bir agaç bitirdik.
147 - Biz onu (Yunus'u) yüz bin veya daha çok insana peygamber olarak gönderdik.
148 - O zaman ona iman ettiler de biz onlari bir zamana kadar yasattik.
149 - Simdi sor o seninkilere: Kizlar, Rabbinin de, oglanlar onlarin mi?
150 - Yoksa biz melekleri disi yaratmisiz da onlar sahit mi bulunuyorlarmis?
151-152 - Ha!.. Onlar, süphesiz uydurduklari iftiralarindan dolayi: "Allah dogurdu" derler. Hiç süphesiz onlar, yalancidirlar.
153 - (Allah) kizlari ogullara tercih mi etmis?
154 - Size ne oldu? Nasil hükmediyorsunuz?
155 - Hiç düsünmüyor musunuz?
156 - Yoksa sizin için açik bir delil mi var?
157 - O halde, eger dogru söylüyorsaniz getirin kitabinizi.
158 - Onlar, Allah ile cinler arasinda bir neseb (hisimlik bagi) uydurdular. Oysa andolsun cinler bilirler ki, o yalancilar mutlaka cehenneme götürüleceklerdir.
159 - Allah, onlarin yakistirdiklari vasiflardan münezzeh ve yücedir.
160 - Fakat Allah'in ihlas ile seçilen kullari baska (onlar, Allah'i böyle sirk ile vasiflamazlar).
161-162-163 - Çünkü siz ve taptiklariniz, kendiliginden cehenneme saldiran kimseden baskasini, Allah'a karsi kandirip, saptiramazsiniz.
164-165-166 - (Melekler): "Bizden her birimizin belli bir makami vardir. Biziz o saf saf dizilenler, biziz! Biziz o tesbih edenler, biziz!" derler.
167-168-169 - (Müsrikler) söyle diyorlardi: "Eger yanimizda önceki (ümmet)lerden bir kitap olsaydi, elbette biz de Allah'in ihlas ile seçilmis kullarindan olurduk."
170 - Fakat simdi onu inkâr ettiler. Ama ilerde bileceklerdir.
171-172-173 - Andolsun ki peygamberlikle gönderilen kullarimiz hakkinda su sözümüz geçmistir: "Onlar var ya, elbette onlar muzaffer olacaklardir ve elbette bizim ordularimiz mutlaka galip geleceklerdir."
174 - Onun için sen, bir süreye kadar onlardan yüz çevir.
175 - Onlara (inecek azabi) gözetle .Yakinda onlar da göreceklerdir.
176 - Ya simdi onlar, bizim azabimiza ugramakta acele mi ediyorlar?
177 - Fakat (azabimiz) onlarin sahasina indigi zaman, (o aci sonuçla) uyarilanlarin sabahi ne kötüdür!
178 - Yine sen, bir süreye kadar onlardan yüz çevir.
179 - (Inecek azabi) gözetle! Yakinda onlar da göreceklerdir.
180 - Senin güç ve kuvvet sahibi Rabbin, onlarin yakistirdiklari vasiflardan münezzeh ve yücedir.
181 - Gönderilen bütün peygamberlere selam olsun. 182-Hamd, âlemlerin Rabbi Allah'a mahsustur.