ALLAH.
Benim Rabb'imBenim Rabb’im benim Rabb’im;
Sen’den başka yoktur Rabb’im!
Dostluğunda vefa gördüm;
Sen’in vefan çoktur Rabb’im!
Kapında bendeler Sen’in,
Muradı Sen’sin cümlenin,
Aradan kaldır hicabı,
Görsünler cemâlin Rabb’im.
Ma'rûfsun bilinmez Zât’ın,
Herşeyi kaplamış tahtın;
Görenler görmüştür Sen’i,
Gözsüzlere pinhân Rabb’im!
Bildim diyenler aldandı,
Bilmeyenler nâra yandı;
Gönlümde kenzen bilindin;
Âşıklara sübhân Rabb’im!
Ruhlara ışıktır adın,
Meclislere huzûr yâdın,
Ariflerin son durağı,
Dertlilere derman Rabb’im!
Cürmüm pek çok yok tâatim,
Belki yaklaştı saatim,
Etmezsen inâyet eğer
Kimden ola gufran Rabb’im!
Fethullah Gülen
Cânan İstanbul
CÂNAN İSTANBUL
Çok değişmiş cânanım, güzel sîret ve çehre
Yirmi yıl sonra döndüm İstanbul denen şehre
Tarihî güzellikler sanki buraya dolmuş
Gördüğüm çirkinlikler birer birer yok olmuş
Tarihi aksettiren padişahlar seslenir
Belki cânan İstanbul ceddi ile beslenir
Dört semti başka güzel, Beyazıt, Sultanahmet
Her gece sağnak sağnak, yağıyor sanki rahmet
Üsküdar’ın hâmîsi Aziz Mahmud Hüdayî
Türbesine gidenler hissederler Hudâ’yı
Haliç’e her inişim Fatih’i hatırlatır
Fethi okurum hemen tarihten satır satır…
Beylerbeyi Sarayı, Dolmabahçe, Topkapı
Ayrı ayrı güzellik, hepsi başka bir yapı
Bu güzel eserlerin temelidir adâlet
Her birinde ihtişam, hepsinde bir asâlet
Eski güzelliğini ona tekrar verenler
Allah emriyle olsun cennette gül derenler
Minareyi süsleyen, üstündeki alemdir
Her cami minaresi, Hakk’ı yazan kalemdir
Kışın göğü ısıtır müezzin nefesleri
Yedi kat Arş’a çıkar her ezanın sesleri
Yıllardır İstanbul’u şehit cihangir korur
Kalenin her burcunda, yiğit cengâver durur
Âşık olmuş şairler bu evliyâ şehrine
Abdullah’ı katsınlar bu şehitler nehrine
İstanbul’u severler bütün dünya ahbâbı
Evliyâlar diyarı birçok şehit ashâbı
Yok sanma şehitleri, onlar hâlâ nöbette;
Bir ayağı İstanbul, bir ayağı cennette…
Abdullah Sak
canan yurdu
Eyvah! sevgilininyurdu ıssız kalmış
Ayak bastığı heryer kırgın bir mezar olmuş
İçindeki ahenk uçmuş da
Ses seda kalmamış yuvada
Yer yer gömülü durur emeller
Sanki kıyamet gününü beklerler...
Ya rab! niye böyle bir yığın toprak
Olmuş yatıyor o temiz saha?
Ya rab! niçin o parıltı ortada yok?
Ya rab! niçin uzayıp gitmekte bu gölge?
Ya rab! sevgilinin yuvası üzerine
Gerilmiş bu kat kat aydınlık perdesinin anlamı ne?
Mehmet Akif Ersoy
Ölüsün
Gözlerimde senin için yaşları değil,
Şu gönlümde mezarının taşı bulursun,
Geri dönsen ne farkeder kuru yel gibi,
Bilki artık benim için sen bir ölüsün...
Düşündükçe ağladığım o mazilerde,
Sen en güzel duygularımla gömülüsün,
Var olsanda ne değişir kuru yel gibi,
Bilki artık gözlerimde sen bir ölüsün...
Özlesemde o günleri o sevgileri,
Sanma sakın aradığım o sen olursun,
Uzatsanda ne farkeder kirli ellerin,
Bilki artık benim için sen bir ölüsün...
Aşkım için tutsam bile derin yasları,
Senin için dökmem asla ben gözyaşları,
Kabır kazdım şu gönlüme diktim taşları,
Bilki artık şu gönlümde sen bir ölüsün...
Sen aşkıma değilde kendine kıydın,
Yoksa sen kendini ilah'mı bildin,
Sen benim gözümde toprağa girdin,
Bilki artık benim için sen bir ölüsün...
.............'Olma sakın kötüye yar,
Ömür boyu kahrolursun,
.............Olacaksan ol ata nal,
Mıh eskirde kurtulursun'.............
Mehmet Kesici
Muhafız
İnsana sığınanlar,
Onun insafına kalır...!
Rab'be rücu edeni;
ALLAH himayesine alır...
Hasbünallahu ve ni'mel vekil,
En büyük muhafız ALLAH...!
İster çokluk, ister tekil;
Bulurlar böylece salah...
Erdal Sayıl
Dua-2
Pandora kutusu, zilli musibet..
Dursun da kahrolsun; öldürme yâ RAB!
Doksan, yüzyıl değil, ta ilelebet..
Her 'sin' de kahrolsun; öldürme yâ RAB!
Küfürde kârı var erken ölünce;
Yaşasın, sürünsün kendi yolunca
İslâm, dünyamıza hakim olunca,
Görsün de kahrolsun; öldürme yâ RAB!
Korktuğu nizamı getir başına,
Yaşadıkça düşman olsun yaşına.
'Görmezler olaydım' deyip döşüne
Vursun da kahrolsun; öldürme yâ RAB!
Bu garip duamı kabul et, ne var?
Kanaat bulmasın mahşere kadar
Artır tamamını, etme payidar...
Hırsından kahrolsun, öldürme yâ RAB!
Özlesin geçmişi, baksın geriye;
İslâm çoğaldıkça dönsün deliye.
Ektiğim tohumlar nic´oldu diye,
Sorsun da kahrolsun, öldürme yâ RAB!
Asr-ı Saadet’e yaklaşır yine;
Nur yağsın âleme, nusret ver Din´e!
Işığı görünce kaçıp inine
Girsin de kahrolsun, öldürme yâ RAB!
Abdurrahim Karakoç
Seviyorum Allah’ım Seviyorum Seni
Kimi gün ağlayarak, kimi gün gülerek.
Bir ömür boyunca, hep düşleyerek.
Nasip eyle imanla son bir nefes.
Seviyorum Allah’ım, seviyorum Seni.
&
Kimi gelir, sevabıyla çıkar karşına.
Kimi gelir, günahıyla çıkar karşına.
Bir gün aşkla, imanla çıkar karşına.
Seviyorum Allah’ım, seviyorum Seni.
&
Her yerde eserin var, her yerde ruhun.
Elbette düşlerim, hep senin nurun.
Ayrı koyma Ya Rab, kavuştur ruhum.
Seviyorum Allah’ım, seviyorum Seni.
&
Ayrılık hasretin, yanar hep ruhta.
Kavuşmak hayalin, hiç bitmez düşte.
Uzak bırakma Ya Rab, yaklaştır sevgine.
Seviyorum Allah’ım, seviyorum Seni.
Çağlar Aşık
Zor Buluruz
Ne saltanat isterim ne'de makam
Yeterki bir araya gelsin yakam
Kolay olur uzaktan keserken ahkam
Ayın başlarını'da zor bulruz
Bir eliniz yağda bir eliniz balda
Unutmuşum çürük meyveler halda
Tavuk kırığı az ötede yanda
Soframızda zeytini zor buluruz
İki elim'de yakanızda olur
Gün gelir bunun hesabı sorulur
Her gün bir çocuk açlıktan vurulur
Soframızda ekmeği zor buluruz
Oturupta ahkam kesmek kolaydır
Beraber ölmek bizlere halaydır
Ölmeden yaşamak,size olaydır
üstümüze gömlek zor buluruz
Çocuklar hasta ilaç bulunmuyor
Ateş yükselmiş aşağı inmiyor
Bu şansızlık başımızdan gitmiyor
Bu gidişle akşamı zor buluruz
Samayın hep sizin gibi olacak
Bu ateş bir gün sizi'de yakacak
Sofrana benide alırsan ortak
İnanınız'ki duayı zor buluruz
Çoluk çocuk aç yatarken
Yemediğinizi çöpe atarken
Mideyi ovup,bir oh çekerken
Açlıktan önümüzü zor buluruz
Unutmayın belki size'de döner
Sizleri belki yoksullukla dener
Kalanlar kalır,gidenler gider
Ayakta kalanları zor buluruz
Allah yarttı bizi bir anadan
Hem aynı anadan aynı babadan
Taptığımız oda bir tek yaradan
Bu gidişle cenneti zor buluruz
Mehmet Sait Akkuş
Dostluk
Dostluk muhteşemdir var ise vefa,
Tüllenir gam, keder olur muhabbet.
Ölürüm dost için birkaç bin defa,
En büyük dostluktur sırra sadakat.
Dostluğum Hak olsun Affeyle Ya Rab
Kulluk makamını Lütfeyle Ya Rab
Büyükse davası kal oltasında,
Ümit dalga dalga akar sesinde,
Ölürsem öleyim dost bahçesinde,
Allah için sevmek dostluk şecaat.
Dostluğum Hak olsun Affeyle Ya Rab
Kulluk makamını Lütfeyle Ya Rab
Dost demiş Veyselim kara topraktır,
Hal ile söylemiş sözleri Hak’tır,
Ömer ide toprak yoğuracaktır,
Yezdan’a koşmaktır dostluk marifet.
Dostluğum Hak olsun Affeyle Ya Rab
Kulluk makamını Lütfeyle Ya Rab
Ömer Ekinci Micingirt
Yeter! ..
Yalnızlık zor gelmez cana,
Meleklerim bana YETER.
Çare, gönül ağrısına,
Kalpten dualarım YETER.
Bilgilerin kaynağıdır,
Her derdimin dermanıdır,
Kitapların temelidir,
Kuran-î Azim-im YETER.
Peygamberler peygamberi,
İki cihanın serveri,
Alemin nurlu güneşi,
Canım *Muhammed*’im YETER.
Her incelik var içinde,
*Rabb*’imden armağan bize,
Alem’ in dini kendine,
Hak dini İslam’ım YETER.
*Yaradan*'ı tanımaksa,
Bir kez içten bak aynaya,
İşte gerçek tam orada,
Kendini gör, sana YETER.
Çok din vardır şu alemde,
Her kes bir başka beyhude,
İstemem başka ilahe,
Bana tek *Allah*’ım YETER.
Bilmek istersen *Rab*’ ini,
Görmek istersen kudreti,
O muhteşem gözlerini,
Çevir aleme o YETER.
Ne sağı ara ne solu,
Hak kelamını al oku,
O içinde olan ruhu,
Sal ortaya sana YETER.
Mehmet Ali Demircan
Aşk Belasına At Beni Tanrım
Yâ Rab bela-yı aşk ile kıl âşîna beni
Bir dem bela-yı aşktan kılma cüdâ beni
(Ya Rab aşk belasıyla içli dışlı kıl beni,
bir an bile ayırma aşk belasından beni)
Az eyleme inayetini ehl-i dertten
Yani ki çoh belâlara kıl müptelâ beni
(Az eyleme yardımını dertlilerden,
Yani çok aşk belaları ver bana)
Gittikçe hüsnün eyle ziyâde nigârımın
Geldikçe derdine beter et müptelâ beni
(Gittikçe artır sevgilimin güzelliğini,
Bana gelince onun derdine daha çok müptela et beni)
Öyle zaîf kıl tenimi firkatinde kim
Vaslına mümkün ola yetürmek sabâ beni
(Onun ayrılığında öyle zayıflat beni ki
Saba yeli beni ona ulaştırabilsin)
Nahvet kılıp nasîb Fuzuli gibi bana
Yâ Rab mukayyed eyleme mutlak bana beni
(Ya Rabbi bana Fuzuli gibi gurur verme
beni bana asla bırakma)
Fuzuli
Gazel
Zülfü gibi ayagın koymaz öpem nigarın
Yoktur anın yanında bir kılca i'tibarım
Bildi tamam alem kim derd-mend-i aşkım
Ya Rab henüz halim bilmez mi ola yarim
Vaslından ayrı kanım nola dökülse gül gül
Ben gülbün-i hazanem bu fasldır baharım
Tasvir eden vücudum yazmış elimde sagar
Ref' olmaya bu suret yok elde ihtiyarım
Dür istemem zamani mey neş'esin başımdan
Toprag olanda ya Rab derd-i mey et gubarım
Rüsvalarından ol meh sanmaz beni Fuzuli
Divane olmayam mı dünyada yok mu arım
Fuzuli



